Cinsellikle ilgili sorunların altında sıklıkla suçluluk duygusu, partnere karşı gizli Öfke / düşmanlık duygusu ve reddedilme korkusundan birine rastlanır. Bu sorunlar ancak terapi seanslarında çözülebilir.

Duygularımız, bizleri yöneten güçtür. Bilinçaltı gücünü birikmiş duygulardan alır, Birçok psikolojik sorunun nedeni, duyguları hissetmeme amacına yöneliktir. Fiziksel/ cinsel sorunlar bastırılan duyguları daha fazla bastırma gayretinin sonucu ortaya çıkar.

Cinsel terapi süreci, fonksiyon bozukluklarını giderir, iletişimi açık ve doğal hale getirir, haz duygusu kaybolmadan, sevecen ve keyifli bir cinselliğe adım atmanızı sağlar.

Cinsel terapi sürecinde önerilen etkinlikler ve müdahaleler, insanlık dışı mekanik egzersizler değildir. Aksine; cinsel tedavi içinde yapılandırılan erotik ve hassas etkileşimler genellikle yüksek seviyede olumlu duygusal tepkiler oluşturur.

Cinsel terapi / tedavi aşk yaratamaz ancak süreç içerisinde sıklıkla aşk deneyiminin ve ifadesinin önündeki engelleri kaldırabilir.

Çift birbirine sevgi, bağlılık gibi duygular besliyorsa, en zorlu cinsel fonksiyon bozukluğu bile aşılabilir.

Cinsel terapiler, hassas ve özel sınırların iyi belirlenmiş olduğu bir terapi türüdür. Eklektik – bütüncül bakış açısıyla, organik ve psişik sorun ayrımı yapılır ve cinsel tedavi süreci başlar. Başarı oranı çok yüksektir.